Bebek Bakım ve Eğitimi
Uzmanlar, çok sayıda deneylerle, entellektüel gelişme sırasında duygusal ilişkinin ne kadar önemli olduğunu gösterdi.
Çocuklar sevdikleri bir yetişkinle birlikte çalıştıklarında sözcükleri daha çabuk öğreniyorlar. Bu başarı, yeni sözcüklerin olumlu duygularla ilişkilendirilmesiyle ilgilidir.
Örneğin bebeklerin Çince sözcükleri sadece Çinli bakıcılarından duymaları halinde reaksiyon gösterdiklerini görmüş. Aynı cümleleri videoda duyan bebekler ilgisiz kalmışlar.
Bilim adamlarına göre, çocuklara gereğinden fazla olanaklar sunulmakta. Örneğin bebekken elleriyle oynamayı sevdiğini fark ettiğimizde ona yığınla oyuncak alıyoruz.
Çok fazla ve mükemmel oyuncaklar sanıldığı kadar yararlı değil. Çocuklar kendi kendilerine deneyerek öğrenirler ve bu şekilde sağlam sinir bağlantıları kurulur.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü araştırmacıları, deneyimlerle öğrenmenin önemini ilk olarak iki kedi yavrusuyla gerçekleştirdikleri biri araştırma sonucunda gözlemlemişlerdi.
Karanlık bir ortamda büyüyen kediler daha sonra ışıklı bir atlıkarıncaya oturtulduklarında kedilerden biri patisini yere dayayarak oyuncağı çalıştırırken diğer yavru öylece oturmaya devam etmişti.
Ve iki kedi yavrusu da aynı ortamda büyümelerine rağmen sadece aktif olan kedi görmeyi ve hareket etmesini öğrenirken diğeri neredeyse kör kalmıştı.
Göz Bozukluklarına Dikkat
Benzer bir durum, saydam tabaka veya mercek bozuklukları olan çocuklarda da ortaya çıkabilir. ‘Zamanında tedavi edilmezlerse, bilgi alma yetileri gelişmez’ diye açıklıyor Singer.
‘Gözde yapısal sinyaller bulunmaz, ağtabaka sadece kendiliğinden hareket eder, görmeyi sağlayan sinir bağlantıları güçlenmez.’
Bu şekilde birkaç gün sonra körelirler ve asla yeniden işlevsel duruma gelmezler. Çocuk yaşam boyu kör kalır. Zamanında gözlük kullanmayan şaşı çocuklarda ise iki görme sistemi gelişir. Şaşılık asla düzelmez.
‘Çocuklar göründükleri gibi büyüyecek olsalardı, dünyada bir sürü dahi olurdu.’
Sinirbilimci, bunu biraz daha alçakgönüllü bir şekilde açıklıyor: ‘Yaşamın başlangıcından itibaren aşırı miktarda sinaptik bağlantılar kurulmakta. Fakat sadece kullanılanlar gelişir.’
Dil Küçükken Öğrenilir
Her bebeğin içinde bir saat çalışır. ‘Gelişim pencereleri’ hangi yetinin ne zaman kazanılacağına karar verirler.
Görme ve duyma gibi temel işlevler, dil ve duygu gibi karmaşık becerilerden daha önce gelişir. Ama araştırma sonuçları en iyi öğrenme evrelerinin çok erken tamamlandığını göstermekte.
Öğrenciler on yaşında yabancı dil öğrenmeye başladıklarında ‘dil penceresi’ çoktan kapanmıştır. Tabii bazı istisnalar yok değil.
Örneğin çocukluğunda Polonya ve Rusya’da yaşayan yazar Joseph Conrad, İngilizce’yi yetişkinlik döneminde öğrenmiş olmasına rağmen birçok İngilizden daha iyi konuşabiliyordu.
Ama on yaşını geçkin kişilerin beyni, iki dili birden oynayarak öğrenen küçük çocuklara karşın, bilinçli olarak kurallara göre çalışmalarını gerektirecek kadar ‘olgunlaşmıştır’.
2 ve 3 Yaşlar
İki yaşındaki insanda, sosyal bir canlı olmasını sağlayan pencere açılır: Ön beyin ve hipokampüste ‘ben bilinciyle’ ilgili yapılar biçimlenir.
Küçükler çevrelerinden soyutlanarak, inatçı yaramazlara dönüşürler. Yaklaşık aynı dönemde kısa vadeli ‘epizodik bellek’ de gelişir. Çocuklar olayları sadece geçici olarak akıllarında tutabilirler.
İşe bu andan itibaren çocukların belli kurallara göre hareket eden yetişkinlere ihtiyaçları vardır, yoksa yanlış izlenimlerle büyürler’ diyor Singer. Sırf uslu dursun diye asık suratla çocuğun eline bir hediye sıkıştıranlar, anlaşılmaz bir sinyal iletirler.
Üç yaşından sonra ilk gelişim evresi tamamlanmış olur. Ergenlikten önceki bir evrede ön lopun önündeki beyin kabuğundaki bağlantılar kurulur. İnsan bu bağlantılar sayesinde ahlaki değerleri ve sosyal becerileri öğrenir.
İlk Öğrenilenler Önemli
Beyin, bundan sonra sadece birbirini izleyen bildik öğrenme süreçleriyle değişmeye devam eder: Sınavlara çalışmak, yemek tariflerini denemek, ya da Singer’in deyimiyle: ‘Terapi seanslarıyla karakter törpülemek’ vb.
Bu dönemden sonra yeni sinaptik bağlantılar kuramayan insan o güne dek edindiklerini de silemez. Sahip olduklarıyla yaşamak zorundadır.
Demek ki insanın geleceği için önemli olan yaşamının ilk yaşlarında edindikleridir. Dil yetisindeki kayıplar ya da ince işlere yönelik hareketler asla telafi edilemiyor.
İlköğretim öğrencilerinin başarısızlıkları da söz konusu kayıplarla ilgilidir. Bilgi edinmek için gerekli olan sağlam donanımlarla okula başlayan çocuk sayısı çok fazla değildir.
Örneğin ilk yazı yazma denemesindeki beceriksizliğin başlıca nedeni, ellerin ve parmakların ince hareketlere alışık olmayışıdır.
Bu tür eksiklikler okul öncesi eğitiminin önemini vurguluyor. Bu gereksinimi fark eden birçok Avrupa ülkesi, okulöncesi eğitimi için özel programlar geliştirdi.
Farklı Okullar
Okulöncesi eğitimin ilk sosyalleşme merkezleri olduğu aslında yalnızca bilim adamlarının araştırma sonuçlarıyla da ortaya çıkmış değil.
Sonuçta bir çocuk yaklaşık olarak 4000 saatini geçiriyor yuvada. Sadece ileride anadilini mükemmel bir şekilde konuşabilmesi bile %25 oranında okulöncesi eğitime bağlı.
Hatta Amerikalı bilim adamları evde büyüyen çocukların, iyi yuvalarda yetişen çocuklara kıyasla daha geç geliştiklerini de kanıtladılar.
Üniversite Eğitimi
Singer’in okulöncesi eğitimi için ilginç bir önerisi var. Sinirbilimi ve gelişim psikolojisi hakkındaki temel bilgileri öğreten bir üniversite eğitimi olmalı, diyor sinirbilimci.
Bu şekilde eğitimciler çocuğun hangi öğrenme evresinde bulunduğunu anlayabilirler. Üç yaşındaki her çocuğa aynı şekilde davranmak iyi sonuç vermiyor.
Singer’in bu düşüncesini destekleyen diğer birçok bilim adamı da eğitimin akılcı bir pedagojiyle gerçekleştirilmesinden yana.
Çocukları daha iyi tanıyan anne babalar ve eğitimciler bu sayede onlara daha önce cesaret edemedikleri konuları bile öğretebilirler.
Sinirbilimciler en iyi eğitim stratejisinin, çocukların en iyi şekilde gözlemlenerek o anda neyle ilgilendiklerini saptamak olduğunu söylüyorlar.
Çocuklar, gelişimlerini yansıtan sorular sorarlar. Konuşmaya başlamadan önce de kendilerini gülerek, ağlayarak ya da çeşitli mimiklerle ifade ederler.
Bununla birlikte sinirbilim araştırmalarıyla elde edilen sonuçların eğitimde uygulanması o kadar kolay değil. Her şeyden önce okulöncesi eğitime uygun bir altyapının kurulması ve bu sisteme uygun eğitimcilerin yetiştirilmesi gerekir.
Deneyerek Öğrenme
Örneğin bazen sonbaharın özelliklerini öğretmek için kurumuş yaprakları kağıda yapıştırmaktansa, çocukları sonbaharı simgeleyen giysiler içinde şarkılar söyleyerek, tırmanma birimlerinde oynamasına izin vermek, sonbaharla ilgili bilgilerin daha kalıcı olmasını sağlıyor.
|
Bebeklerinizin bakımı için eğitimini bu yönde almış profesyonel Bebek bakıcısı.
Aile yaşantısına ayak uydurabilen, sabırlı, güler yüzlü ve temiz,Sorumluluk alabilen ve gerektiğinde inisiyatif sahip
olmasını bilen güvenilir Bebek bakıcılarını sizler için temin ediyoruz.
Bizlerle Çalışan Bebek Bakıcılarının üstlenmiş oldugu genel görevler ise
• Bebeğin günlük bakımını yapmak,
• Bebeğin bulunduğu ortamın temizlik ve hijyenini sağlamak,
• Banyo yaptırmak, tuvalet sonrası temizliği yapmak,
|
|
Bebek Gelişimi |
$icerik->kategorilere_gore_icerikler(10030);
echo $bebek_gelisimi;
?>
|
|
|
• Bebek için mama ve meyve suyu veya püresini hazırlamak,
• Ortamı bebek için güvenli hale getirmek,
• İletişim becerisinin olmasına,
• Kişilik olarak bakılacak çocuğun annesine benzemesine,
• Eğitimli, kendini yetiştirmiş ve bilinçli olmasına,
• Çocuğu ya da işe devamını etkileyecek bir rahatsızlığının olmamasına
Bebek Bakıcılarımızın Çalışma Şekilleri ise Yatılı veya Gündüzlüdür.
|
|
|
|